İSİM Mİ HAL Mİ?



İsimler suretler

 

"Ete kemiğe büründüm Yunus diye göründüm

Sıyırın eti kemiği, işte onun sesi, işte onun kendisi.’’

 Yaratılmış her şeyin bir sureti ve ismi vardır. Biz onları bu şekilde tanır ve ayırt ederiz. Ne olduğunu, kim olduğunu biliriz. Hâlbuki her varlık ayni toprağın hasadıdır. Yani hamurumuz birdir bizim. Gelgelelim kimi başaktır, kimi buğday, kimi hamurdur daha, kimi ekmek olmuştur, kimi aş olmuştur. Diyebilir miyiz ki ,ekmek buğdaydır ama biliriz ki ondandır özü. İşte ,her isim hal değiştirdikçe yeni bir isim olur karşımızda. Demek ki her şey ama her şey bir tekâmül ile yeni bir sır ve suret ile görünür olur. Hepimizin iki gözü, iki kulağı, iki ayağı vardır ama her beden birbirinden farklı görünüyor. İşte o farklılıklardır insani o isme tanışık kılan. Hâlbuki gönül denen meskende tüm suretler erir ve aslına bürünür. Orada muhafaza ettiğimiz tüm yüce duygularla insan hakikatte bir ve tek vücuttur. Yani insan manada tektir ama madde âleminde çok ve farklı görünür. Mesela bir puzzle düşünelim nasıl ki her parça-ki bunları ayrı birer varlık ve suret olarak düşünelim- birleşerek bizi asıl resme ulaştırır yani aslında o her parça resmin ve bütünün kendisi değildir fakat onun bir parçasıdır, işte hakikatte tüm bu varlık âlemi ve suretler o bütünün birer parçasıdır ama kendisi değildir. İnsan da öyle değil midir? Bakarsın tek vücut fakat içinde ne olup bittiğini bilmediği bir sistem vardır. Hepsi  farklı isim ve işlevlerde organlar ve yapılar vardır ama biz ona bütün olarak ‘ insan’ deriz. Bir kol, bir göz ,bir kalp olarak bakmayız; tüm bu bileşenlerin toplamı olarak bakarız hatta bir adı vardır.Biz ona; AYŞE,AHMET,ELİF vs..diye hitap ederiz. İşte vahdet dediğimiz birlik ,vahdet i vücut dediğimiz tek vücut yani tek varlık anlayışını bu şekilde açıklayabiliriz. Yani tüm varlıklar ‘Allah’ adı altında toplanmıştır. 

Başka bir şiirinde ise şöyle der Yunus Emre:

‘’Hak cihana doludur, kimseler Hakkı bilmez

Onu sen senden iste, o senden ayrı olmaz’’

 

İşte tüm isimler, tek bir ismin tecellisi ve tüm suretler ,tek bir varlığın yansımasıdır. Aslında Yunus Emre bize bu şiirinde vahdet-i vücut anlayışına işaret eder.

Şimdi:

Ben bitki diyeyim; sen çiçek de ağaç de meyve de..

Ben hayvan diyeyim; sen kedi de kuş de aslan de..

Ben maden diyeyim; sen demir de çelik de altın de..

Ben insan diyeyim ;sen Ayşe de Ahmet de Fatma de..

Ben varlık diyeyim; sen maden, bitki, hayvan ve insan de..

 

Ben bir diyeyim sen bul ismini

Ben gönül diyeyim sen bil hakikati!


yazan:Bahar Baydan


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NE ARARSAN KENDİNDE ARA!

CÜMLE BİÇİMİNDEKİ DEYİMLER