KARMA Bir Ceza Değil Lütuftur
Karma bir ceza değil, ruhun zaman yolculuğuna rehberlik eden nazik bir denge yasasıdır.
Her düşünce,her eylem,her niyet bir dalga yaratır; kınamak için değil, öğrenmek için.
Karma, gerçeğin sabırlı öğretmenidir ve dünyaya gönderdiğimiz şeylerin sonunda intikam olarak değil,bir vahiy olarak döneceğini hatırlatır. Sevdiğimizin nerede daha fazla gelişmesi, anlayışımızın nerede fazla derinleşmesi ve bağışlamanın nerede fazla doğması gerektiğini bize gösterir.
Sevgiyle uyum içinde hareket ettiğimizde, tepki döngüsünden kurtulur ve yaratımın akışına dahil oluruz. Bilinçli yaşamaya başlarız;enerjimizin, sözlerimizin ve secimlerimizin evrene kutsal armağanlar olduğunun farkında oluruz. Karma artık bir zincir değil,bir aynadır, kendi imajımızı yargılamak yerine şefkatle yansıtır.
Ve karmanın ötesinde, lütuf vardır. Acıyla yeterince anlayış kazandığımızda bizi karşılayan lütuftur. "Affedildin, özgürsün"diyen fısıltı gibidir. Lütuf, karma bağladığı düğümleri çözerek bizi daha yüksek sevgi ve farkındalık haline kavuşturur. Kazanılan bir şey değil, hatırlanan bir şeydir; kalp nihayet onu alabilecek kadar genişlediğinde akan ilahi merhamettir.
Nihayetinde karma bir ceza değil,eve dönüş yolculuğudur;ruhu şefkatle büyümeye davet eden gerçeğin nazikçe açığa çıkmasıdır. Ne kadar acı verici olursa olsun,her ders kılık değiştirmiş bir sevgidir; bizi tepkiselliğin ötesine geçmeye ve kim olduğunuzu hatırlamaya teşvik eder. Öfke yerine inancı sectigimizde,eski kalıplar sabah ışığında sis gibi kaybolur. Sonra lütuf gibi gelir; kazanılmış bir şey olarak değil, hatırlamış bir şey olarak. Çünkü kalbin dingilliğinde tüm borçlar dengelenir ve tüm ruhlar özgürleşir.
Alıntıdır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder