Sevmek üzerine





Düşünüyorum da gerçekten ,olması gerektiği gibi sevmeyi biliyor muyuz ?Bu konuda herkesin bir diyeceği vardır elbet.Ki bu konu hakkında daha önce de fikrimi yazmıştım ve bu defa yine başka bir farkındalıkla yazmaya cüret ettim.Çünkü  kendim de dahil olmak üzere sevmenin ne olduğunu ve nasıl sevmemiz gerektiğini bilmediğimizi düşünüyorum.

Seviyoruz elbet ama hakiki manada değil? Nedir hakikisi bunun derseniz  yaşadım mı ki bileyim derim_ çünkü burada zaten bunun cevabını arıyorum_ ama yine de sevmenin ne olmadığını aklımla değil ama gönlümle biliyorum diyebilirim.Bakıyorum söyle etrafıma , insanları dinliyorum herkes gibi.Ama yanlış birşeyler var bilmediğimiz.Herkes illaki birini , birşeyi sevmeye mecbur gibi sadece.Evet mecburuz da bir bakıma çünkü bu duygu üzere yaradılmış bir evren var.Olmak zorunda yani ama bizim sevgilerimiz birer taklit sadece.Hani değerli bir mücevherin ya da eşyanın ona çok benzeyen bir kopyası gibi imitasyon.Gördüğünde gerçek olduğuna inanırsın ama bir sarrafin eline geçse sahte olduğu ortaya çıkıverir.İyi de ortalıkta ben pırlantayım diye gezen çok ama sarraf yok ve sarrafım diye gezinen de çok.Her şeyin sahtesi var anlayacağınız.Olmadigi için de acaba bu bendeki ya da bana verilen şey sahte mi değil mi bilmek çok zor.Biz de öyleymiş gibi yaşayıp gidiyoruz.Hem kimin umrunda, seviyorum mu seviyorum.Yeter.

büyük büyük sevgiler , güya ölümsüz aşklar, üzerine yazılmış yazılar, şiirler,şiir gibi kadınlar ,aşık olunasi adamlar.Kitaplar, filmler, hikayeler,masallar..Kac tane var böylesi? Ölümsüz denilen, bitmeyen, gitmeyen,yitmeyen,eskimeyen,eksilmeyen sevgiler , sevgililer nerede?Aşkin ömrü kaç gün,sevginin ölçüsü ne kadar ,kaç ayar bu sevgiler?Hangi sarrafta ölçülmüş değeri bu sevgilerin de bu kadar büyük konuşuyoruz ,yanıp kül oluyoruz,mecnuna dönüyoruz . Üç gün geçmeden de sıkılıp o külleri toplayıveriyoruz hemen.Kaldirip atıyoruz bir tarafa ve yenisini daha iyisini daha hakiki olanı aramaya başlıyoruz.Yok öyle bir sevgi,öyle sevmek ,öyle yanmak, aşık olmak.

Seviyorum deyince sevmiş olmuyoruz çünkü gerçek manada sevmek histen öte hâldir; değişmez ,herkese göre,yere  ya da zamana göre  farklılık göstermez.Her zaman her yerde ve herkes için birdir ve tektir o . Güneşi nasıl ki örtemez isek gerçek  sevgi de örtülemez ,illaki sızar illaki parlar bir köşeden, yüzünü gösterir sise,bulutlara ve geceye rağmen.Yok diyemeyecek ölçüde hissettirir varlığını,hep aşikardır ve herkese eşittir.Kimine az kimine çok yakınlık göstermez.Onun mesafesi aynıdır bizim mesafemiz belirler onun sıcaklığını ve ışığını hissedişimizi.İşte sevmek böyle bir şeydir.İki dudak arasında ya da iki bacak arasına sıkışıp kalmayacak kadar önemli ve değerlidir o.

Bu yüzden bizim sevmelerimiz birer taklittir,tahkiki değildir.Esası ve özü bellidir.Menşei ve oluru bellidir.Bizdeki beynimizin bir illüzyonudur.Oysa bu duygu beynin , aklın ve kalbin sınırlarını aşar.Bunlarla aciklanamaz ve anlamlanamaz.Sevdi mi insan bir kere incitemez,duymazdan gelemez ,görmezden gelemez sevdiğini.Koşullara bağlamaz sevgisini. Bir bakış ile anlar ne istediğini,ne hissettiğini ve ne düşündüğünü.Söze,saza,caza gerek kalmaz.Her şeyi ile sevgiliye değil  sevgiye adar kendini.Çünkü sevgi sahiplenilebilecek bir duygu değil,sahibi belli zaten.Biz sevince sahipleniyoruz oysaki.Böyle olunca karşılığı olan bir eşyaya dönüşüyor o sevgiler,sevgililer.

Kin ,nefret, öfke,hasetlik,fesatlık,kıskançlık söylemleriyle dolu bir ağızda, bunlarla beslenen bir kulakta ve bunlara şahit olmuş bir gözde sevmenin, sevilmenin hakikatini aramak ne kadar da manasız.Birbirimizi kandırmaktan öteye gitmeyen basit bir eylem bizimki.Çünkü öyle olmak zorunda.Birini,bir şeyi sevmeliyiz illaki ama belli şartlar dahilinde. ama gercekte nasıl olmalı bilen varsa söylesin bana da.Cünkü ben bilmiyorum ve anlamıyorum.Kendi sevgimin gücüne ve sevildiğime inanıyorum ama biliyorum ki  sarraf da değilim altın da.Ahkâm kesemem ama sevmenin bu olmadığına, başka bir boyutu olduğuna inanıyorum sadece o kadar.Kim inanır kim inanmaz bilemem ama sevmeyi bilen insan sadece sever ,her şeye rağmen sever, hatta rağmen de kalmaz ortada.Su gibi ,güneş gibi,toprak gibi istisnasız ve itinayla sever.Yakmaz,yıkmaz,acıtmaz ,hiçe saymaz.Ona sahip olan insan da hiçbir şeye ihtiyaç duymaz.Sonsuz bir merhametle ,saygıyla ve huzurla yaşar sevmenin hakikatini.

Hepimiz için bunu yaşamayı,sevmenin sırrına ermeyi,bu hal üzere sevmeyi ve sevilmeyi diliyorum.


Bahar Baydan 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NE ARARSAN KENDİNDE ARA!

Divan Edebiyatı: Berceste Beyitler